Sorun tasmayı tutanlarda değil aslında. O tasmaları tutanları koruyan ve kollayanlarda. O tasmaları tutturanlarda.
Balıkesir sahte hesap enflasyon merkezi oldu. Her gün sahte hesaplar açılmakta ve bu sahte hesaplar tek bir merkezden organize edilerek, kripto fetö yapısının menfaatleri için risk gördükleri hesapları organize saldırılarla etkisiz hale getirmeye devam etmekte.
Sorun tasmayı tutanlarda değil aslında. O tasmaları tutanları koruyan ve kollayanlarda. O tasmaları tutturanlarda.
SAVCILAR NEDEN YAKALATAMIYOR?
Devletin cumhuriyet savcılarının bu sahte hesaplardan neler çevrildiğini gördükleri halde, emirlerindeki bilişim suçları uzmanlarını görevlendirip bugüne kadar bu organizasyonları hala yakalayamamış olmaları da manidar durum aslında. Dakikada kaç defa ip değiştirse de bu hesapları kullanan ve kullandırtanlar, bilişim dünyasında bu organizasyonların ele geçirilmesi mümkün.
Fuat Avni hesabı bile ele geçirilirken Balıkesir’in başına bela olan cemile sevinç hesabı ve bağlantılı oldukları alenen görülen sahte hesapların organizasyonunun kimler tarafından yapıldığı Balıkesir sokaklarında, en saf, en alakasız insanlarca bile bilinirken, cumhuriyet savcılarının bu yönde hamle yapmamış olmaları, sanki bu sahte hesap ve organizatörlerinin yakalanmaması için birileri talimat mı verdi sorusunu sordurtuyor insana.
İktidar gücünün arkasına saklanarak gerçekleştirildiği düşünülen bu organizasyonların yargı önünde yıllardır hesabının sorulmaması, ne yazık ki iktidara olan güveni sarsmakta. Bunun gibi hadiselerle anılan iktidar, zaten pandemi nedeniyle tüm dünya sıkıntılardan geçerken, ülkemizin de ekonomik sıkıntılarla mücadele etmesinden dolayı bunalan toplum, tüm faturayı eninde sonunda iktidara elbet kesecektir. Bugün görevlerini yapması gerekenlerin yarın hesap sorulmasında sorumsuz ilan edileceğini düşünmesi de işin ironik kısmıdır.
O hesaplardan Ak Parti MYK üyesine, milletvekillerine, Yücel Yılmaz’a olası rakip görülen ilçe belediye başkanlarına yapılan saldırılar ortada ve arşivlerde. Sahte hesapların kimin davulunu çaldığı da herkesçe görüldüğüne göre, daha ne beklenmekte onu da anlamak mümkün değil. Üstelik tüm sahte hesap organizasyonlarının hangi merkezden gerçekleştirildiği, hangi kadrolarda bankamatik çalışanı gibi barındırılan bir takım insanların, hangi işlerde kullanıldığı konusunda sokaklarda konuşulanları da kimsenin duymamasına imkan yok iken, devletin bilişim kadroları ve cuhuriyet savcıları acaba neden toplumu kripto fetö yapılanmasından korumak için harekete geçmemekte? Türkiye Cumhuriyeti Devleti fetö ile mücadele etmekten vazgeçti de biz mi öğrenemedik yoksa?
Eğri tutulan kantarın yarınlarda nasıl kantar tuttuğunu yaşanmış nice hikayeden herkes bilirken, bugün kaymayan ne kantarın topuzu kaldı ne dirhemi.
Polis gözünün önünde soygun yapan hırsızı yakalamadığı zaman nasıl işlem yapılıyorsa bilişim uzmanları ve cumhuriyet savcılarının gözleri önünde dönen kripto fetö entrikalarını hala yakalamamış olması herkes için endişe vericidir.
Umarım herkes necip milletin verdiği vergilerden aldığı maaşların hakkını verir de, kripto fetö yapılanması deşifre edilir.
Sorun tasmayı tutanlarda değil aslında. O tasmaları tutanları koruyan ve kollayanlarda. O tasmaları tutturanlarda.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)